You are currently viewing 20- 2.Tüp Bebek ve Yüzde 80 Pozitif Umudu

20- 2.Tüp Bebek ve Yüzde 80 Pozitif Umudu

Hiçbir takviye almadan,  alelâde seçtiğimiz bir tüp bebek merkezinde tedavimiz çok güzel ilerlemiş ve 5.güne kadar laboratuvar ortamına dayanabilen blastokist adı verilen embriyolarımız olmuştu. Embriyolarım o kadar kaliteliydi ki büyüdüklerinde hayattaki tüm sıkıntılara göğüs gerecek, dağları delecek, bulutlardan atlayacaklardı.

Her gün 200 ıu gonal vurularak tedavim başlamıştı. Bilmiş bir kimyager edasıyla toz ve suyu karıştırdığım iğnemi keyifle vuruyordum. Gonal sanki bebeğimin sütü, ekmeği, suyuydu… iğne vurukurken sanki bebeğime biberonla süt içiriyordum. İlk zamanlardaki  tüp bebek ilaçlarına olan tripli bakışım tamamen değişmişti. Bunlar da mı gelecekti başıma, aşamasından; tek bebeğim olsun da yüzlerce iğne vurulayım, aşamasına gelmiştim. Tüp bebek tedavisi zor mu? Diye soranlara cevabım şöyleydi, “Bedensel olarak kolay, ağrısız ama manevi olarak zor ve ağrılı.”

      İki güne bir sabah erkenden Kartal’dan Ümraniye’ye geliyor, muayeneden sonra Kadıköy’e gidip derse yetişiyordum. 2015 kışıydı ve hava çok soğuktu.Bir bilinmezliğin hayali ve korkusuyla kat ettiğim yollar bana hiç zor gelmiyordu. Bu yollar bana bebeğimi getirecekti.Ümraniye otobüsünü görünce bile heyecanlanıyordum. Hastanenin kapısından girerken sanki doğumhaneye giriyormuşum gibi bir sevinç kaplıyordu içimi. Morg kapısının önünden geçme duygusu da yaşayabilirdim tabi. Ama bu düşünce aklıma gelince hemen kafamdan silip lohusa tacı takıyordum saçlarıma.

     6 günün sonunda 9 yumurtam toplandı ve 7’sinin istenen kalitede olduğunu söylediler. 7 yumurtadan acaba kaçı döllenecekti ? Eşim; ot, kök, sarımsak, soğan, pekmez yemeyi bırakalı hayli olmuştu. Acaba spermleri kaç yumurtayı dölleyecekti? Telefonu açtığımda embriyolog mucize gibi bir cümle kurmuştu: “İşleme alınan 7 yumurtanın 7’si de döllendi!”  Sonraki günler de gelişimi çok güzel ilerledi ve 5.gün 3 tane harika kalitede embriyom olmuştu. Bu embriyolara blastokist ya da blast embriyo deniyordu.Yani laboratuvar ortamına 5 gün dayanabilen, gün be gün sürekli bölünerek büyüyen 3 tane cevval, dayanıklı, cesaretli, tuttuğunu koparan, hiçbir şeyden korkmayan, anasının gözü, 3 tane evlâdım vardı. Yine zihnimde onların ne kadar sağlam karakterler olduğunu düşünüp mutlu oluyordum.5 gün laboratuvar ortamına dayanan bebişlerim, büyüdüklerinde 50 sene şu zalım hayatın her zorluğuna katlanırdı. Hayallerimde onları hiçbir şeyin üzmeyeceğini, karda kışta üşümeyeceklerini, sıcaklarda terlemeyeceklerini, ateşin onları yakmayacağını, hatta insan üstü varlıklar olacaklarını düşünüyordum. Bütün bunların 5.güne gitmekle alakası bile olmadığını bilsem de, canım öyle inanmak istiyordu işte! Göğşen Hoca da sonuca çok sevinmişti. 5.güne giden embriyo transferlerinin yüzde 80’i gebelikle sonuçlandığını söyledi. Öylesine seçtiğimiz bir merkezde, eşim hiçbir takviye almamışken şu aşamada sonuç gayet güzeldi.

      Tüp bebek meselesinin  büyük oranda NASİP olduğunu bir kez daha yaşamıştım. Yumurta toplama işleminden sonraki gün de transferden sonraki gün de hemen işe başlamış, çatır çatır ders anlatmıştım. Zaten hiçbir doktor da aksini söylememişti.

        Transfer sonrası 12 günün 2 si labaratuvarda geçtiği için 5.gün embriyo transferleri 10.günde verilen kan testi ile belli oluyordu. 9.gün kan vermiştim ve sonuç için boş dersimde hemen hastaneye gittim.

 

Sitemize gönderdiğiniz yorumdan dolayı teşekkür ederiz...